erkeklerin aşkta en büyük yanılgıları

en azından bu defa aşık olduğu kadının; ama ben aşka inanmıyorum ki tribini ağzına almayacağını sanmasıdır. nasıl bir içgüdüyse, kim öğrettiyse kadın milletine bu teraneyi, nasıl içlerine işlemişse artık; bütün hayatımız aşk peşinde koşmakla geçerken, hep peşinde olduğumuz, hep ah şöyle tadı damağımda kalacak bir aşk yaşasam iççekişleriyle uyuyup uyansak da , ay ben aşka inanmıyorum diyerek , kendilerini aşk acısından koruyabileceğini nasıl sanabiliyorlarsa... sanki bizim elimizde anasını satayım aşık olmak, sanki ben bu dokuz ay aşık olmayı düşünmüyorum dediğinde aşk tatile çıkıyor. kodumunun dünyasında hala öğrenemediniz mi; aşk bir hastalık gibi, yazın sıcağında gelip yakalayan bir soğuk algınlığı gibi aniden sızar hücrelerine ve kaplar bedenini,antibiyotik içersen yedi günde, akışına bırakırsan bir haftada geçer. zatürreye çevirirse ince hastalık olur, nezleyle kalırsa yaz yağmuru der geçersin. ha ince hastalık ne be dersen bi s.ktir git derim. onu da ben anlatacaksam zaten sizin aşkın yakınında dolaşmanız yasaklanmalı bisüre.

... seni ilelebet benimsin sandim evvelim sen oldun, ahirim sensin ... neset ertas demis en guzelini. ilk gunki gibi degilse 5 yil sonraki bulusmaniz, bitmissiniz siz, bitmis.

savaşla aşkı karıstırmakla aynı şey :)...

sevgili olmak bedava seks demek değil aq. sevgilisine yatılacak kız gözüyle bakanların amk

kendini sevmicek kadına aşık olması ve ömrü boyunca onu sevip unutamaması

masum sevgisinin karşılık bulamayacağını bilmek

ne yaparsa yapsın, tüm saçmalıklarına, çocukluğuna, salaklığına rağmen her zaman annesi gibi onu çekecek birini beklemek. bir kadını tersleyip,ona köpek gibi davrandığında onu kendine bağlayabileceğini sanmak.

erkekler aşık mı oluyormuş ki beklentileri olsun

bu sefer farklı olacak yanılgısı..her defasında bi ego, bi reddediliş, olduğu gibi sevememe / sevilememe sorunsalı..

aşık olduğunu sanmaları.

erkeğin duyduğu güvenden daha büyük cesaretle hareket etmesi, kadının duyduğu güveni yok sayarak cesaret edememesi..

karşısındakinin kendisi gibi olduğunu sanması.

hormonal bir takım isteklerini aşk sanmaları. halbuki az eline güvense rahatlayacak. sıkıntısı derdi tasası kalmayacak ama işte.. hayat.

ilişkiyi kendileri idare ediyor sanmaları. aslında öyle değil aq

kankasının dediğinin erkeğin dediğinden daha geçerli olduğunu idrak edememesi. o efsane kanka grupları var ya oradan geliyor her şey. (bkz: hep zaten burdan kaybediyoruz)

inanılmaz çok sevilmeye alışınca sonrakilerin de öyle seveceğini sandınız. bu en büyük ilk yanılgıydı. bundan kuvvetle olduğunuz yeri terk etmekten korkmadınız.işler düşündüğünüz gibi gitmeyince geri dönmek fikri mantıklı geldi. mantık, en büyük ikinci yanılgıydı. bundan kuvvetle duyguları yaralamaktan çekinmediniz.döndüğünüz yerdeki, mantıkla alaşağı ettiğiniz kalbi görmezden geldiniz. bu en büyük üçüncü yanılgıydı. bundan kuvvetle bir gözünüzü dışarıda bırakmayı unutmadınız.koşulsuz sevilmeye devam ederken dışarıdaki arayışınızı sonlandırmadınız. bu en büyük dördüncü yanılgıydı. bundan kuvvetle tekrar gidebilme fikrinizi bi köşede yaşattınız.size duyulan büyük sevginin affediciliğine güvenip tekrar gittiniz. bu en büyük beşinci yanılgıydı. bundan kuvvetle beslediğiniz boş güveni cebe atıp yeni heyecanlar tattınız.geride bıraktığınızın, sizi aynı sevgi ile beklemesini istediniz. bencillik, bu en büyük altıncı yanılgıydı. bundan kuvvetle, başka kalplerdeyken bile dönüp hesap sorabilirim hadsizliğiyle yaşadınız.size beslenen sevginin kökünü söküp atan kişiyi, sizden vazgeçtiği için suçladınız. bu en büyük ve en ağır son yanılgıydı. ----alıntı---- kaynak

erkekler aşık oluyor mu ki?

kadınlar bildiğinizden daha duygusal ufacık bir şeye bile çok anlam yükleyebiliriz

aşk'ı anneleri dururken başkalarında aramaları ..

bir kadın hiç bırakmayacak gibi sever, hiç sevmemiş gibi bırakır

aşık olduğumuzu sanmak

eğer ilk sevdiğimizse "bu beni anlar" deyip gittik, anlamadı. eğer hayatımıza giren ilk insan değilse "işte bu beni anlayacak" dedik, anlamadı. sürekli yenilenen bir inançla insanlara gittik. bu en büyük yanılgımızdı. hata yaptık, suçlandık. haklı dedik sustuk. hata yaptık, uzaklaştılar. haklı dedik, sustuk. hata yaptılar, "ulan insan be, olur" dedik affettik. döndü dolaştı suç yine bize geldi. biz böyle gidelim, bize de böyle gelirler diye düşündük. bu büyük bir yanılgımızdı. en kötü oldukları zaman elimizden gelen herşeyi yaptık, yeri geldi kendimizi yaktık, yeri geldi kendiizi bitirdik, yetmedi. kırıldığımız, üzüldüğümüz, kötü olduğumuz zamanlar "aman şimdi moral bozmayalım" ya da "şimdi o da üzülmesin" deyip sustuk. anlamalarını bekledik belki. surat asan, ortam bozan, keyif kaçıran biz olduk. hissederler dedik, hissedemediler. bu büyük bir yanılgımızdı. sevdiklerimiz, ailenin hiç görmediği ama yüzümüzdeki gülümsemeden hep anladıkarı kadın oldular. aramız kötüyken rakı masasında edilen muhabbetimiz oldular. iyiyken, arkadaş ortamında yere göğe sığdıramadık, anlatmaya doyamadım. tek bir öfkemizde, tek bir hatamızda "sen zaten beni hiç önemsemedin" ki cümlelerine layık görüldük. biz, bizim içimizdekini görürler demiştik, göremediler. bu büyük bir yanılgımız oldu. "öncesinden banane, ne yaşamışsa yaşamış, şimdi ben varım" dedik. ne sorduk, ne de yargıladık. geçmişten ufacık bir iz çıkınca karşılarına; yalancı olduk, saklayan olduk. ulan yok be, anlar herhalde dedik, anlayamadılar. bu da büyük bir yanılgımızdı. yaz yaz yaz, bitmez. hanımlar şunu unutmayın. konuşmuyoruz, anlatmadık diye biz yaşamamış olmuyoruz sizin yaşamadıklarınızı. biz üzüldük, kırıldık, kızdık. ama hep sustuk. düzelir dedik, anlar dedik, özler dedik. sevgimizin uğruna hep sustuk. çok inandık çok inandık da, olmadı. işte bu en büyük yanılgımızdı.

en azından kendim için söyleyeyim. ben ne kadar seviyorsam karşımdakinin de o kadar sevdiğini düşünmem. en büyük hatam bu oldu. birde çıkarsız sevmiş olmam. en saf en temiz haliyle sevmem.

ben bi erkek değilim ama bence en büyük yanılgınız vur kaç yaparak karşıdakini kendinize bağlayabileceğinizi sanmanız. kısa vadede karşıdakini ilgiye boğup bi anda soğuk davranmak size olumlu dönüş yapsada uzun vadede çok pişman olursunuz. çünkü duygular çift yönlü işliyor. ve sizde insansınız. kırılırsınız.

kadının hiç değişmeyeceğini düşünüyoruz. adam hep aynı kalıyor da kadın değişiyor abi. en büyük yanılgılarımızdan. kadın değişince de herşey bok oluyor zaten.

onu bi babanın kızını sevdiği gibi severken ondan annen gibi olmasını beklemek

Mavi boncuk

sakin, seviyeli, rutin ilişkiler ve onlara istedikleri değeri verecek kızlar yerine kendini süründürecek kızlara aşık olmaları.. (istisnalar vardır muhakkak.)